HAYAT BİRAZ DALGA İSTER

MERHABALAR;
Televizyonda GÜLDÜR GÜLDÜR SHOW'daydım akşam Ali Sunal'ın güldürü niteliğinde kısa oyunlar eşliğinde hazırlamış olduğu skeçlerden birine çok güldüm Onun programını izlerken babası rahmetli KEMAL SUNAL'IN filmlerini de hatırlıyorum Biz o filmlerle büyüdük ve hala gülüyoruz
Şimdi hazırlamış olduğu skeçlere bakıyorum da hem hayatın içinden hem de gülerken de düşündürüyor bizleri Ben kendi adıma böyle düşünüyorum
Skeçlerden bir bölümünde hayatın içinden dedim ya eleştirirken ben de onlara ilave kendimce bir şeyler kattım (Naçizane)
SKEÇ TE GEÇEN DÖRTLÜK;
Yayık ayranı tuzsuz olur mu?
Dürümün iki ucu bizsiz olur mu?
Aşk kapı da
Susmak olur mu?
Gördüm bir kere,bir kere (figence) BEN DEN GELENLER ŞİMDİ

ORTAYA KARIŞIK

Ortaya söyledik lahmacun
Yemeden olur mu?
Sazlı,sözlü darbuka
Kültürsüz olur mu?

Doğudan Paris'e
Gitmemek olur mu?
Cep delik,cepken delik
Parasız olur mu?

Darwin'in evrimi
Eyfel'in merdivenleri
Gökyüzünde ufo'lar
Gelişmeden olur mu?

Pantolan altı beyaz çorap
Başa şapka olur mu?
Altı kışlık,üstü yazlık
Uyum olur mu?

TARZ DİĞILSIN

KISSADAN HİSSE;

NE ADAMLAR GÖRDÜM ÜZERİNDE ELBİSE YOK
NE ELBİSELER GÖRDÜM İÇİNDE ADAM YOK

AYNALAR

YANSITAN ve YANSIYAN ne güzeldir aynalar değil mi?
Duvara bir resim yaptığınız da karşı ki duvarda ayna varsa olduğu gibi resim karşıya yansır
Yine bir sürü aynaların bir yer de olduğunu düşünün Gülerek içeriye geldiğiniz de bir sürü gülen suratlar, kızgın olarak geldiğiniz de ise kızgın suratlar görürsünüz Aynalarda kendimizi görürüz
YANSITAN ve YANSIYAN
Çok güzel bir manzaranın göle yansıması,sahil kentinde ışıkların gece denize yansıması,ay ışığının denizdeki yansıması, yolda giderken muhteşem doğa'nın güneş ışıklarıyla etrafa yansıması tıpkı aynalar gibi değil mi? Her türlü ışık ve bütün renkleriyle bizimledir aynalar
Hayat içerisinde ki iletişimlerimizi de aynalara benzetirim çoğunlukla
Aynaları sevmeyenler de var Aynaların uğursuz olduklarına inanarak evlerine hiç ayna asmayanlar
Bunlar da (düşüncelerde ki yansımalar)
Aşklarını aynalar da görüp şarkı da dile getirenler; aynalar, aynalar eyletmen beni söyletmen beni
aynalar aynalar

Bir televizyon programın da komedyen bir konuk sohbet esnasın da şöyle bir cümle söyledi
''KENDİ TRAFİK IŞIKLARINI DEKORASYON OLARAK GÖRMEYE BAŞLADI''
OH MY GOT dedim ne kadar geniş kapsamlı bir cümle ve düşünmeye başladım
Yansımalardan da yola çıkarak; bu cümleyi önce kişi ve meslekler olarak ele aldım
Eğitim aile'de başlıyor,okullarda devam ediyor Edinilen meslekler işimiz oluyor aynı zamanda karekterlerimize de yansıyor Örneğin Av hakim,asker vb ne meslekten olursak olalım öncelikle trafik
ışıkları gibi değil miyiz? iş hayatında
AİLE hayatında,sosyal yaşantı da iş kimliklerinden sıyrılıp ne kadar kendi trafik ışıklarımızı dekorasyon olarak görebiliyoruz?
Farklı ailelerde büyüyüp, başka başka okullarda  okuyup hatta yabancı memleketler de dahil bir çatının altında birleştirmiyor mu evlilikler?
Zor olan farklı kültürlerden gelen bireylerin bir arada oldukları zaman her iki tarafın ortak nokta da buluşup denge kurmaları
Kendi trafik şıklarını dekorasyon malzemesi olarak görmek hem beceri, hem de bir şeylerden sıyrılmak belki de özgürleşmek
(Bireylerin karşılıklı yansımaları,farkındalık)
Bu ara da canınızı sıkanları da karşınız da sadece bir dekorasyon malzemesi olarak da görebilirsiniz
Yabancı ülkeler de yaşamak zorunda olanlar için de böyle Kendi ülkesin de ve yaşadığı yerde değişmeli olarak trafik ışıklarını dekorasyon olarak görmeleri kaçınılmaz son onlar için
(kültür ve yabancılık olarak)
Örnekler çoğaltılabilir tabii ki
Denge sağlandığında ortak noktalar da buluşulabilir Sağlanamadığın da ne diyelim?

SEN BU VAGONA AİT DEĞİLSİN BEBEĞİM!

GODS AND KİNGS "DÜNYAYI TANRILAR MI YÖNETMELİ,İMPARATORLAR VE KRALLAR MI?

Şaşırdınız mı yok yok şaşırmayın Bu söz DÜNYA TARİHİNDEN Resimlerden göreceğiniz üzere BEN-HUR isimli filmi izledim Roma tarihi ile alakalı Bir çok konuyu işlemiş film Konuların içinden
o dönemde yönetim ve DİN'İ SEÇTİM ben Çarpıcı kareler vardı filmin içinde
Bu film beni çoook gerilere götürdü
Hz İsa'nın çarmıha gerilişi,o dönem ki tanrısal inanç ve filmin sonu çok düşündürücüydü benim için
Filmi anlatmayacağım izlemeyenler için
İki ayrı karakter birlikte büyümelerine rağmen birinin babadan kaynaklı hırsı yüzünden imparatorluğun emri altına girmesi ve tamamen kötü kişiliğe bürünmesi Dediğim gibi DÜNYA'YI TANRILAR MI YÖNETMELİ;İMP VE KRALLAR MI?
SONUCU İÇİN DİYECEĞİM;
"AFFETMEK AFFEDENİ ÖZGÜR KILAR"
AFFEDİLENİ DE ÖZGÜR KILMAZ MI?
             

FİLM'DEN YOLA ÇIKARAK BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
Dedim ya çok gerilere gittim Kızılderili kabilelerden peygamberler tarihine kadar
KIZILDERİLİ KABİLELER DE İNANIŞ;
Yeryüzünde meydana gelen birçok doğal afetin kötülüğün tanrılardan geldiğine inanarak ve tanrıları yatıştırmak (aynı zamanda doğa'nın gücünü kontrol etmek için) insan kurban ederlermiş
Yine inanışlarına göre; Tanrıların doğa da bulunduklarına ve bir çok hayvanlara tanrı isimleri de vermişlerdir (YILAN TANRISI) Hayvanlardan birçok ruhu taşıdıkları da söyleniyor İsimleri de doğada ki hayvan isimleri
PEYGAMBERLER TARİHİ
Bura da yazımın başlığına da uygun olacak en çarpıcı örnek HZ MUSA'NIN MISIR KRALIY'LA (FİRAVUNLA) SAVAŞI
NUH TUFANI (NUH SURESİ)
HZ SÜLEYMA'NIN MUCİZESİ (Doğada ki hayvanlarla konuşması-27 NEML 15

HZ İSA PEYGAMBER İÇİN DE KİTAPLARDAN DÖRT BÜYÜK KİTAPLAR DAN BAŞLAMAK İSTİYORUM
HZ DAVUD=ZEBUR
HZ MUSA=TEVRAT
HZ İSA=İNCİL
HZ MUHAMMED= KUR'ANI KERİM
Bütün peygamberler insanlığa yol gösterici olarak seçilmişler ve İNSANLARI ( TEK TANRI İNANCIN DA  BİRLEŞTİRMEK VE BARIŞ İÇİNDE YAŞAMALARI İÇİN)
Allah'ın gönderdiği dinlere uyanlar'ın herkesin müslüman olduklarını biliyormuy dunuz?
İSLAM=MÜSLAMANLIK (ARAPÇA)
İBRANİCE "ŞALOM" kelimesi
Sami dilin de aynı anlama sahiptirler Tevratta da geçmektedir
Tevrat hem HZ İSA'NIN hem de PEYGAMBERİMİZİN gelişine işaret eder
 İNCİL DE HZ MUSA'YI onaylar
KUR'ANA İŞARET EDER   SON KİTAP OLMASI NEDENİYLE KUR'AN DA HER İKİ KİTABI ONAYLAR 61 SAFF SURESİ 6
Bizim kitabımız KUR'ANI KERİM DE BİRÇOK SURE DE AYET AYET DELİLLER APAÇIK ORTADADIR
HZ İSA'NIN ÇARMIHA GERİLİŞİYLE ilgili birçok kitaplar yazılmış Kimilerine göre öyle, kimilerine göre böyle İSTEYEN İSTEDİĞİNE İNANIR
KUR'ANI KERİM DE (TEVRAT DAHİL) MERYEM SURESİ (72,73, 74,75) ANLATMAKTADIR
Daha bir çok surede de geçmektedir böyle bir şeyin olmadığına dair
BÜTÜN PEYGAMBERLER VE KİTAPLAR DA kur'an da yazılıdır

3 AL-İ İMRAN 84
SONUÇ OLARAK;
Bütün toplumlar da inanmayanlar lanetlenmiş,inananlar da peygamberlerin izinden gitmiştir
DÜNYA'YI TANRILAR MI YÖNETMELİ,
İMPARATORLAR VE KRALLAR MI?

              "DÜNYAYI GÜZELLİK KURTARACAK"

MELEĞİM

BİLİRİM SESSİZLİĞİNİ
KUŞUN GÖĞE YÜKSELİŞİ GİBİ
BİLİRİM YALNIZLIĞINI,
SUYUN DERİNLİĞİ GİBİ

BİLİRİM ÇIĞLIKLARINI
DAĞDA Kİ KAYALAR GİBİ
BAZEN ÇOCUKLUĞUM, BAZEN ÖĞRETMENİM
BİLİRİZ SENİNLE RENKLERDE Kİ KARMAŞAYI

ŞANSLI MISIN, ŞANSIZ MISIN
BENİM HER DAİM MELEĞİM
HAYAT YÜZÜNE GÜLSÜN
GÜL YÜZÜNÜ RÜYAMDA GÖRDÜĞÜM
                                                                                FİGEN TEMEL

ÇAY İÇELİM

Bu günler de herkesin dilinde,televizyonlar da
Ben de bu sözü duyunca çayın hayatımızdaki yerini ve olmazsa olmazlardan olduğunu düşününce bir şeyler yazmak geldi içimden
 Önce çok gerilere gideceğim  Ta aa ÇİN'E kadar ÇİN-BRİTANYA  ÇAY ÇILGINLIĞINA
Çin' de çok güzel çay yetiştirildiğini duymuşsunuzdur Eski tarihlerde (1800 lü yıllar) Çin -Britanya'ya
çay satıyormuş Britanya'da ekonomiyi geri kazanmak ve Çin'in kazancını düşürmek için karşı hamle olarak afyon satmaya başlamış Çin bu yüzden ihracattan fazla ithalat yapınca afyonu yasaklamış ama iki büyük imparatorluğun çatışmasına sebep olmuş ÇAY
Yine aynı şekil de İNGİLTERE'deki ÇAY GELENEĞİNİ de bilmeyen yok herhalde
Filmler'de gördük o güzel bahçeleri ve o güzel bahçelerde asilzadelerin içtiği ÇAYLARI
Ya o masa  ve porselen fincanlardaki zarafete ne demeli O kadar özenli ki her bir parça birbiriyle yarışıyor sanki Bu arada çay demliklerine ve fincanlara kendi kültürlerini de yansıtmışlar
Anlayacağınız üzere sadece bitki ve sudan ibaret değil,aynı zamanda da bir KÜLTÜR
Bizde de öyle tabii ki
Ocaklarımızın içinde buram buram tüten bacadır ÇAY
İçimizi ısıtır,yumuşatır,yalnızlığımızda arkadaştır bir bardak demli ÇAY
Çay da sevmez yalnızlığı çılgındır, tadına tat katacak dostlar ister yanında
Simiti,böreği,kurabiyesi,pastası en yakın dostlarıdır
Dost demişken; Dostlarımızı,sevdiklerimizi ağırlar ÇAY
Sevinçlerimize de, dertlerimize de ortaktır farkında mısınız hikayelere de dahildir her daim
bir bardak demli ÇAY
"ÇAY ELİNDEN ÖTEYE
  GİDERUM YARİ YARİ
  GİDERUM YARİ YARİ"
gibi şarkılar da, türküler de
"Seninle demlenelim" gibi sözlerle de sevgililerin dilindedir ÇAY İki aşığın arasında da BAYKUŞ
Neden baykuş dediğime gelince de baykuş konduğu yerde saatlerce tüner derin derin düşünürmüş de ondan TIPKI AŞIKLAR GİBİ
Tarladan, sepetlere,sepetlerden, marketlere,marketlerden demliklere uzun yoldan gelir ÇAY
Rengiyle,kokusuyla gelir,buram buram
deniz kıyısında,parklarda,mangal partilerinde vs her daim her yerde
Çay falı yalan mı,sahi mi bilmem ama
 CANDAN,ÇIKARSIZ, YALANSIZ BİR DOSTTUR ÇAY

YARALI ARIZALI MEMLEKETTE MİZAH HER ZAMAN MERHEMDİR

MİZAH VE GÜLMEK arasındaki fark' dan başlamak istiyorum Aslında ikisinde de gülüyorsun fakat
mizah için düşünüyorsun,gülmek içinse düşünmüyorsun Kısaca MİZAH YAPAY,GÜLMEK ise DOĞAL
MİZAH yaratabilmek için kendin dahil, çevrendeki olup bitenlerle beslenerek, kendince şekillendirip
komik durumların oluşmasını sağlıyorsun ( KÜLTÜREL KALIPLARLA EĞLENMEK)
Bazen bakıyorum hiç MİZAH yaratmaya gerek yok, bazen de bakıyorum GÜLMEK İLE MİZAH
birbirine karışmış
Geçenler de dergi de şöyle bir yazı okudum ve bu yazıyı yazan kişi adına MİZAH aradım Uygun olan cümlenin de yazının başlığında geçen yazı olduğuna karar verdim Siz de bunu yapar mısınız ? Yazı
şöyle;

Yarışçının biri yolda gidiyormuş Yolculuk bu ya yorulmuş ve yol kenarında dinlenmeye karar vermiş
Bir bakmış ki ileri de köfte,biber domates pişiren ağabeyler görmüş Onu da davet etmişler Dinlenmiş
yapılan ikramları da yedikten sonra havalar sıcak olduğundan karpuz da yemesini istemişler Yarışçı da karpuzu hiç sevmezmiş Sevmediğini onlara söylemiş Diğer şahıslar da biz de karpuzu geri çevirmek o kişinin namusuna dil uzatmakla aynı şeydir, çok kişiler bu karpuz yüzünden el fatiha demişler
Yarışçı da nasıl yani KARPUZ YEMEDİ diye adam mı öldürüyorsunuz? siz köylük yerde
demiş
demesine amma diğerleri yemesi için hemen yere karpuzu atmışlar
Yarışçı da karpuzu aldığını, diğerlerinin de baktığını görünce karpuzu yediğini,
daha sonra da oradan ayrılınca çok mutsuz olduğunu ve ağladığını anlatmış

 ŞİMDİ BU VE BUNUN BENZERİ HİKAYELERDEN YOLA ÇIKARAK MİZAH ARAMAMAK

MÜMKÜN MÜ?

BLACK WİDOW

ZAYIF HALKALAR
Daha önce ELİF ŞAFAĞIN yazdığı (HAVVA'NIN ÜÇ KIZI) adlı kitaptan bahsetmiştim Kitabın içinde birçok ayrıntıların olduğunu söylemiştim Ben kitabın içinde geçen DİN HALKIN AFYONU
(Ruhsuz koşulların ruhu) adlı cümle ve konuyla ilgili olarak kendi düşüncelerimi yazacağım bugün (Çevremden de izlenimlere dayanarak)

    Afyonun kelime anlamına bakarsak; içinde uyuşturucular bulunan madde anlamında Afyonlamak da afyon vererek uyuşturmak, uyutmak anlamında

 Buradan yola çıkarsak; DİNİ de TANRIYI'DA kötüye kullanan TOPLUMLAR var içimizde(Onlar
kendilerini biliyorlar) Afyonlama işini yaparak insanların psikolojisiyle çok güzel oynuyorlar
Ben onlara ZAYIF HALKALAR ismini verdim
Daha önce tarihe bir göz atacak olursak aynı şeyi KİLİSELER de yapmış Halkın dini duygularını sömürerek (para kopartmak amacıyla) neymiş efendim; PARANIN SESİ ŞINGIRDASIN,ACILI
RUHLAR RAHATLASIN bu şekilde bağışlarla herkesin günahlarından kurtulacağına halkı inandırmışlar bu şekilde halk güya günahlardan kurtulacakmış
Konumuza dönelim,ÖNCELİKLE;

TANRI=SEVGİ
TANRI=BİRİLERİNİN SENİ KULLANMASI DEĞİLDİR
TANRI=BİZDEN OLANLAR_BİZDEN OLMAYANLAR DEĞİLDİR
TANRI=KÖLELİK DEĞİLDİR
TANRI=EZİYET DEĞİLDİR
TANRI =HER ŞEYDİR
HER ŞEY TANRININ'DIR
Bu ZAYIF HALKALAR bunun anlamını unutmuşlar hergün suç işleyerek KİŞİSEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE saldırı da BULUNUYORLAR

HZ MUHAMMED (SAV) Bütün insanlar arasında savaşı yasaklamıştır (VEDA HUTBESİ)
Dahası BİLALİ  eziyet edenlerin elinden KÖLELİKTEN kurtarmıştır Kölelik isteseydi BİLALİ
kurtarmazdı

ZAYIF HALKALAR İNSAN BEYNİYLE ZİHNİ MÜHÜRLÜYORLAR

Yolunu da bulmuşlar AFYONLAMAK İŞİ (Cinleri de çok perileri de çok)

Bizim dinimiz iyiliği emretmiş, kötülüğü yasaklamıştır Eğer hayatınız da ters giden bir şeyler varsa
düşünün
O zaman birilerinin şeytanı, birilerinin kötü cinleri  hayatınızı zehir edebilir

ZAYIF HALKALAR'IN yaptığı;
İnsanların geçmişiyle uğraşıp insanlar da suçluluk psikoloji yaratmaya çalışarak akıllarınca oyun oynuyorlar
DİNDE SAPIKLIK KONUSUNA GELİNCE;

Bazı manyakça hasta ruhlu düşüncelerin hayatın içine sokulması NASIL MI?

KODLAYARAK

Yemekleri,nesneleri, manyakça düşüncelerle  bağdaştırıp o yemeği sebzeyi veya aklınıza ne gelirse işte onu günah sayıp kişileri kodlama

Size soruyorum şimdi;
KİŞİLERİN KODLANMASI, YİYECEKLERİN BİLE GÜNAH SAYILMASI

DİNDE MANYAKLIK, SAPIKLIK HATTA HASTALIK DEĞİLMİ DİR?

Birden çok saçmalıkların metalara bağlanarak dinin abuk hale gelmesi ve HATTA PİSKOPAT DERE
CESİNDE BİRBİRLERİNİ CEZALANDIRAN İNSANLAR

         DİN SENİ SEN OLMAKTAN ÇIKARIYORSA OLMADIĞIN KİŞİ OLUYORSAN BU DİN DEĞİLDİR
           BENCE DÖNÜPTE KENDİNİZİ BİR GÖZDEN GEÇİRİN (Masum insanları kendinize alet etmeyin)
İşte bu kötü zihniyetli DİNCİLER tıpkı KİLİSELER gibi halkı sömürüp kullanıyorlar

(Din İnsanları da Tanrıyı' da kötüye kullanmak değildir)

Güzel şarkı çıktığın da eşlik ediyor; düğünlerde oynuyor, sevgiyle aşkla birbirlerine bakan insanlara
imreniyor, aşıkları onaylıyor hatta yakıştırmalar bile yapıyoruz

Madem öylesin kimse kimseye hesap sormayacak
Rüyaları kontrol edebiliyor musun? HAYIR
O günah bu günah

SONUÇ OLARAK;
DİNİ AFYON OLARAK YAŞIYORUZ (ZAYIF HALKALAR DAN UZAK KALIN)
CEHALET SÜRÜ KUVVETİNİ ELİNDE TUTAR
Din de SÜRÜ DEĞİL sadece KENDİN OLMAK (MUTLAK OLMAK) BENCE BAŞARI DIR

    ZAYIF HALKALAR SİZE SADECE ACIYORUM