26 Aralık 2010 Pazar

>BİR YILBAŞI HEDİYESİ

>Adam 3 yaşındaki kızını, gayet pahalı bir hediyelik kaplama kağıdını ziyan ettiği için azarlamıştı.Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kağıdı bir kutuyu eğri büğrü sarmak için kullanmıştı...Yılbaşı sabahı küçük kızı, paketi getirip:

- " Bu senin babacığım" dediğinde çok üzüldü.Acaba gereğinden fazla mı tepki göstermişti kızına. Bir gece evvel yaptığından utanarak, kutuyu açtı. Fakat kutunun içi boştu.Kızına gene çıkıştı:

- "Birisine bir hediye verdiğinde, kutunun içinde bir şey olması lazım. Bunu da mı bilmiyorsun küçük hanım?.."Küçük kız gözlerinde yaşlarla babasına baktı.

- " O kutu boş değil ki baba! İçini öpücüklerle doldurmuştum!.."Babası o kadar çok üzüldü ki, koştu, kızına sarıldı. Beraberce ağladılar.Adam o kutuyu ömrünün sonuna kadar sakladı.Ne zaman keyfi kaçsa, ne zaman morali bozulsa, ne zaman kendini kötü hissetse, kutuya koşar, içinden minik kızının sevgi ile doldurduğu hayali öpücüklerden birini çıkarırdı.

"Aslında bütün insanlara böyle bir kutu mutlaka verilmiştir. Zor zamanlarda bu kutuyu çıkarıp içine bakabilmeyi başarmak, mutluluğun anahtarlarından biri olsa gerek.




2011 yılına gireceğimiz şu günler de ben de şimdi den yeni yılda umutların gerçek,mutlulukların sonsuz olması dileğiyle iyi yıllar diliyor ve kendi yazdığım şiiri mi ekliyorum.



OYUN

Umulmadık zamanda,yerde biter
Belki aşkın,umudun yada yaşamın
Mutlu,mutsuz yada yalnız
Hepimiz oynuyoruz
Nesilden nesile devam eden
Usta çırak oyunu bu.
Geçer zaman anlamazsın
Ta ki aklar,çizgiler düşene kadar
Ayakların suya erer
Çizgiler de derinleştikçe.
Ayrım yok aslında
o zengin,fakir
o güzel,çirkin
Gidiyorsun işte günü gelince
Gittiğin yer aynı.
KARANLIK ÜZERİ ÖRTÜLÜ TOPRAK.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

e

SiteEkle.Com.Tr